Luigi Galvani, 1737-1798 yılları arasında yaşayan İtalyan 1775 yılında Bologna üniversitesinde anatomi profösörü oldu.Araştırmaları sırasında kurbağa sinir ve kas sistemi üzerinde deney yaparken metal keskinin cansız kurbağaya dokunduğunda kurbağanın hareket ettiğini gördü.O anda metalin canlılar üzerinde oluşturduğu elektrokimyasal bağlantıyı keşfetti.Bu fikir üzerine çalışmalarını yoğunlaştırdı.Bu konuda yaptığı araştırmaları 1791 yılında derleyerek yayınladı.Bilim dünyasında bu araştırma büyük tartışmalara sebep oldu.Volta bu bulguya karşı fikir ortaya sürdü.O bunun bir metalik ark dan kaynaklandığını düşünüyordu.Bu tartışmalar sonucu canlılara doğru akım verilerek elektroterapi yapılabilirliği araştırılmaya başlandı
Alesandro Volta (1745-1827) Galvani nin fikirlerinden ve çalışmalarından çok etkilendi.Ve farklı metallerin elektriksel ilişkilerinin olabileceği ve bu ilişkiden enerji üretilebileceği fikrini geliştirdi.Bu yönde yoğun çalışmalar yaptı.Çalışmalarının sonucunda bakır ve çinkonun elektrik ilişkisi sonucu ortaya çıkan enerjiyi keşfetti ve bunu paketlenebilir enerji (pil) haline dönüştürmek için çalışmalarına devam etti.Ve 1799 yılında Volta nın galvanic esaslı pilleri Kraliyet Enstitüsü tarfından kabul edildi.
Humphry Davy (1778-1829) Voltanın deneyimlerinden yola çıkarak farklı kimyasal özelliğe sahip farklı metallerin reaksiyonları ve sonucları üzerine çalışmalar yapmaya başladı.Volta temelde farklı metallerin kontaktlarından ortaya çıkan enerjiye yoğunlaşmıştı.Oysa farklı iki metalin birlikteliği bir kimyasal reaksiyon ortaya çıkarıyordu.Ve bu reaksiyon bir tür elektrokaplamaya neden oluyordu.Davy deneyler sonucu platin katodlu galvanic pillerle potasyum üretti.Bu yolla bir metalin başka bir metalle kaplanabileceği fikrine sahip oldu.
Humphry Davy ile birlikte çalışmalar yapan bir başka İngiliz Kimyacı olan Michael Faraday, 1813 de yaptığı deneylerle yığın halindeki metallerin reaksiyonlarıyla oluşan doğru akımın kimyasal elektrolize bir yol izlediğini gözlemledi ve bunun bilimsel temellerini oturttu.Bu yasa Faraday Elektroliz Yasası olarak bilinir.Ve hala farklı metallerin korozyona uğramaları yoğunluk kaybetmeleri (ASTM G102) bu bilgiler ışığında yapılıyor.
Kayıtlara geçmiş ergimiş çinko ocağına demirin batırılması yöntemiyle yapılan ilk resmi çinko kaplama deneyi Fransız Kimyager P.J. Malouın tarafından 1742 yılında yapılmış ve fransız Kraliyet Akademisine sunulmuştur.
1836 yılında ise bir başka fransız kimyacı Stanilaus Tranquille Modeste Sorel çinko yoluyla demir kaplama ve % 9 sülfürik asit ile temizleme ve amonyum klorür ile yüzey hazırlama yöntemlerinin patentini almıştır.Bir yıl sonra 1837 yılında İngiliz Patent enstitüsü bu yöntemi onayladı.1850 yılnda ingiliz galvanizl endüstrisi 10.000 ton yıl galvanizleme gerçekleştirdi.
Galvaniz ilk çıktığı yıllarda büyük çelik yapıları korozyona karşı korumak için kullanılıyordu. Özellikle ulaşılması güç yerlerde yapılan çelikler enerji nakil hatları çeliğin kolay paslanması özelliğine karşı montaj öncesi kaplama ve uzun servis ömrü avantajıyla kullanılmaya başlandı.Zamanla teknolojik ilerlemelerle çeliğin kolay işlenebilirliği sayesinde dünyadaki çelik kullanımı arttıkça galvanizleme de paralel olarak arttı.
Çeliğin üretiminin sıcak savaş yılları öncesi artması önceleri savunma sanayinin geliştirilmesine sebep oldu.Sürekli artan kapasite değişik sektörlerle bağlantılı olarak arttı. ABD ve Pek çok gelişmiş Avrupa ülkesi endüstriyel devrimi başta çelikle gerçekleştirdi.
Bugün Ayrupa da o yıllardan kalmış muhteşem çelik yapı örnekleri vardır.Ve tabiki bu çeliklerin tamamına yakını galvanizlidir
Yaklaşık 150 yıldır kompozisyonu galvanizlemeye uygun her türlü çelik artan oranda galvanizleniyor.Bugün pek çok sektör için galvanizleme vazgeçilmez olmuştur.